MONUMENT -( Apricotland- ikindi ezanından 12 dk sonraki zamansız ezan -16:43-2014- aralık-bi ihtimal  kasım )

Long Long Silk Bridge

lise 2 deki defterime cümlelerimi tek tek sıralarken  biyoloji hocam yüksek sesle okumamı istedi kaderimi 

yüksek olmayan sesimle başladım bir şeyler anlatmaya . bulaşıkları yıkayıp çıkmak evden eve bir daha dönmeyeceğim mi demektir eve dönmek eve dönmemek midir yoksa bir daha ?

- Eve dönüyorduk salih fırat selim alikemal . Telef olmuştuk zamansız okunan ezan karşısında ve malatya kent meydanındaki aşktan uzak riyaya koldaş omuzdaş havalardan bir ihtimalle de biyoloji hocamın zamansız tokadından. Mazide her şey iyi ve güzel kol kola el ele baş başa diz dize göz göze . 

-Güzel hayat sen nasıl oldun kaşe kabanına dökülen ezogelin damlalarıyla kavgalara devam mı Atakum da durumlar iyi mi gelgitler oluyor mu hala ajanslarda geçti 4 saat önce aya çarpacak bir asteroid bunla ilgili meseleler kalmayacak bizim de bir meselemiz kalmayalı çokça zaman olmuş olacaktı -

Bulaşıklar yıkanmış arkada odadan tesbihatın ince sesleri koridordaki sıcak havaya tutunmuş mutfaktan karışan armoniler .biraz et biraz patlıcan biraz kapya biber biraz sarımsak babamın tesbihatlarına tutunmuş dış kapıda nöbet tutuyorlar ve bu ev ihtimamına emredilmiş estetiğe karşı önyargı sahibi olmaktan ziyade korkulu fevri azgın hislerle eve adım atıyorum kapının dili kasaya oturunca babamın " ekmek de alınmadı.... şşşhhh allahuekber allahuekber " beni vakitsiz dışarı iten bu ekmek alımı talebi bir roller coaster e bindirdi beni gerekçeli evden itecek küçük sebeplere geberdiğimi anlamamla evden itilişim bir oldu ve ekmek almak bu telef olmaklardan sonra şantiyeden çıkarken okutulan yoklama kartına dönüştü  evin bir işçisi olmuş bundan kötüsü grev hakkı elinden alınmış öncesinde de patronu tarafından masada duran şeker kasesine hiç davet edilmemiş hep eli kolu bağlı bir işçiye benzetmişti ve ben gerçekten eve her girdiğimde benzetildim ağzım yüzüm kaydı bacaklarıma sakatlık içime açık pencere cereyanı düştü hastalandım 23 yaşımda evimizde tavana bakarken kürek kemiğimdeki yorgun ağrıya " önceki evimde pencere açık kalmıştı cereyan vurdu çarptılar beni o evde " 

şu evde şu an bu evde beni çarpmasan ne güzel ölür giderim mahal vermiyorsun yer vermiyorsun benim berjerlerimde ne bana ne kendine ayakta kaldık çamur olmasın diye kapının eşiği yıllardır evin içerisinde hayaletinle sarmaş dolaş keramet göstermiş gibi geziyorsun ev çamur olmasın diye ayağın üşümesin diye ben geldim sen yoktun dememek için ben geldim sen delirdin demek için. 

şu fincanın içinde az biraz papatya var dolapta da güzel limon 

boynumda da eski evin naftalini eski senin teri. banyolar kapalı savaş da yok nizam da komutan da hamam süreleri 4 dk da değil ama benim tahammülüm kalmadı 14 dk 24 dk 34 dk (lara ) ben öldürülmek istiyorum .

Mukavele yapalım ayağın yere bassın çamur olsun eşik Apircotland de oldu bir defa zamansız ikindi ardı ezan ben çok alışığım böyle patavatsızlıklara soytarılıklara ve  hiç değilim olacak şirinliklere .

ravent, -di

arkadaşlarınla bir şey yapıyormuş gibi davran. takıl, takılmak ne biçim bir kelimeyse

gün batımını izle, dünya ne kadar büyükmüş onu düşün, ne kadar küçük olduğunu düşünme

hayat hakkında büyük laflar et. asla yapmayacaklarından bahset, içten içe yapacağını bildiğin şeylerden

ikna edilebilir küçük düşüncelerin hakkında susmak bilme hiç, konuşmaya devam et

bundan daha iyi bir an olamayacağını düşün

hayatın orada bitmesini dile

yaşanan anın özlemi ile kıvran

içindeki her şey bu andan sonra yaşamaya devam ettiği için pişman olacak

kendine dikkat et

su iç

ben artık bitki çayı içmiyorum 

Kırık teyip (teyp)- Hip-hop '96

Bizim yazgımızı sen ve onlar - kadim ortadoğu ve kadim uzak afrika halklarına izah etmemin imkanı yok kadim uzak afrikayı zaten hip-hop 1996 izah eder.

bu konuda bir izahat beklersen geceleri senin uykundan uyandırıp tekzipler yayınlamam gerekir . 

Şiir yazarsın ya da serbest olmayan öyküler yani şey kımıldamaya fırsatı olmayan öyküler .

"Dj arkadaşım herhangi bir downtempo koyar mısın aşk ve savaş yazıları yazıyorum

- vurmalılar mı telliler mi koymalılar mı  abi nasıl bir downtempo 

+ suretime bakar mısın şimdi 5 dal sigara içeceğim gözümün seyirdiği aralık bpm de elektrikli drumlar synthesizerlar abi 3 çay biri orta açık demli olmasın katarında . tam olarak böyle bir downtempo ama an olur ambiente kaçırtırsan sikerim ejdadını dj kardeşim 

- ben anladım ağabey  seni hamburg synt-x "

Belediyemizin karla olan mücadelesi ve  halk otobüsü yolcuları arasında özdeşleşmenin zor olduğu bir 67 aralık 2022 yaşanıyor tüm kuzey yarım kürede . Çok güzel çizmeli erkekler ve adamlarla Çok kötü spor ayakkabılı işçiler  aynı otobüsü kullanıyor daha berbatları da oluyor  deri kisvesi verilmiş petrol materyalli botlar ve25.000.000

tl harçlıkla halkımız kahvetaryalara 5.000.000 tl ye çay içmeye gidiyor her şey yanaktan bir makas almak için.

-

Ve ben şunu bilirim 35 senedir insanın yanağından makas almaya aç uyandığı sabahları izaha uğraşıyorum öyle uyanmamış olanların anlayabileceği bir ticaret değil bu takas yollu bir üreme metodudur bu haller.

Tost yiyelim bu sabah besni üzüme yulaf dökelim early grey içelim traşımızı rujumuzu saçımızı olalım kudret sahibi olarak yollara dökülelim.

Barista Suat  ve arkadaşları bize şov yapacaklar  bir dükkanda şovlar yapılacak takas usulü ayaküstü üremelere şovlar espressolardan havuzlarda simitsiz yüzeceğiz korkma ben çok içtim boğulursan ben içerim kenya naoribi konusunda iddialı olmasam da endonezya cizre  ve karşıyaka da  iyiyim . 

Misalen sende de iddialıyım gövden vanilya ph ın kevser brightliness ın Nur Muhammed efendimizin Hatice hanımı biraz zorlarsan Nazan Öncel ama oralara daha var .

Ama buralara daha yol yok Belediyemizin kar ile savaş müdürlüğünde pürüzler var buralara daha yol yok henüz yok.

99 Model Greyderlerimizin Kırık Teyiplerin de yükselen bir duman vardır . Hozan Dino - Oy Yare. 

leziz burun çekmeler - qkthr: richard d. james'in ölen ikizine açık mektup;

"sen çıktın gittin buradan oradaki gurbet özlemi yeniye alışamama hali babamın ısrarla prostat teşhisinden kaçışı televizyon yeşil çay siirt fıstığı 3ü1 arada metrodaki saldırgan okulda hocaları kandıran öğrenciler öğrencileri kandıran hocalar ve okul yönetimi (eğitim?) porno izlemek porno izlemeyi planlamak tüm günün belli anlarına ufak ufak dağılmış o mastürbasyona giden yolun ilk durağı son durağı hatta bütün o süreç kendinden nefret etmek özsaygının yitimi kendini ezik aptal acınası aciz bir ezik gibi görmek hiçbir şeyi hakkın saymamak hakkın saydığını müstehak kabul etmemek anca o edebiyatı yapılan boktan şeyleri müstehak bilmek nereye gidersen git alay etmek dudak bükmek esasında da bi sik bilmemek gittiğin yer hakkında da evin hakkında da kimse hakkında ya da sana tahammül eden seni pohpohlayan her şeyin böyle olmasına yardımcı olan o yumuşak ılık götlü çevrene hani sen ben ne yapıyorum dediğinde iyi hisset kırılma kendinden şüphe etme diye ve belki işi boktan yaptığında bile seni artık tanıdığı hassas olduğunu bildiği için yumuşak bir anlayışla yaklaşmaya başlayan patronundan bile sen nezaket yapıyorsun diye sana karşı nezaket gösteren full insiyatif kullanan tolerans tahammül en üst düzeyde anlayamadığınla dalga geçtiğin anladığını da kozanın içerisine soktuğun bütün ilişkiler ve türkiye cumhuriyeti dünya internet" - 2020 yaz 

2003'te son tarifeli uçuşunu yaptı

son anda içilmeye karar verilen biralar,

bir anda gelen hemen dağılmayalım biraz çay içelim fikri,

eve zaten çok geçmiş olmanın verdiği rahatlık,

dönüş yolunda edilen sohbetlerin kafada dönüp duracak olması,

kışın soğunun dahi paylaşılınca güzelleşmesi,

yapılan büyük planlar,

yapılan küçük planlar,

ayrılınca sönecek olan ama yan yanayken dünya üzerindeki tek gerçek olan inanışlar,

yaparızlar,

yapacağızlar,

çimlerin üzerine yatmış da baharı kokluyormuş gibi hissettiren masalar,

etrafındaki insanlar,

o kadar keyifli ki her şey bitebilir düşünceleri,

sohbeti kesip herkesi ne denli sevdiğini anlatmalar,

bakışı sana değen herkese iyi ki orada olduğunu hissettirmeler,

hayatın mütemadi bir özlem deneyimi olduğunun farkına varmalar,

bozulup hastalanmalar,

belki artık orada olmamalar,

herkes için bir sızıya dönüşmeler,

sonra havaya karışmalar.

 32 şubat 2013-43 aralık 2015 arasında vuku bulan 

Mübadele hakkındadır.

Bitmeyen tüm yılların anısına şurada şu 3 lü koltukta bir neskafe içmek isterim 

Yaprak çevirtmeyen takvimlerin hatırasına şurada şu 3 lü koltukta bir 3 ü 1 arada içmek gayretindeyim

Karadeniz çay ocağında işler yolunda gitmiyor ,Ocakçı kansere tutuldu - ve ben bayılırım antika söylemlere pc çağı insanı olarak . "kansere tutulmak "ne kadar kuvvetli bir vefat gerekçesi , kurtulma ve kurtarılmaya hiç yer bırakmıyor .

ocakçı kansere tutuldu Gündoğdu meydanında da hasrete ve yağmura tutulanlar oldu . Bu insanların hepsi otobüslerle evlerine gönderildiler yerlerine adressiz  ve adsız mozoleler bıraktılar son poğaça kağıtları dürüm kağıtlarını izmarit ve kutuları 

Büyükşehir belediyemizin çöp toplama merkezine götürdüler .

Akli melaikelerim ve Rahman tarafından blokaj yediğim için burada bırakıyorum . 

Neskafelerin hatrına bırakın şu mübadeleleri . insan evinde güzeldir 

anne ben fout tet'i çok sevdim

Eve gitmek istemedim. Çünkü ev evdir.

Bu budur şu şudur.

Güzel çaylar böyledir. İyi yemekler böyledir.

İyi bir defter şudur.

Bu budur ve şu şudur.

Bıyıklılar iyidir. İyiler budur

Şudur şu olanlar.

Yeni evlenenlerin sesi çok güzel ve uzaktan gelir

İmam nikahı nefis bir şeydir 

İmam nikahsız evlilikler de nefistir

Gazı biten çakmaklar iyidir

Gazı biten çakmakların gazını bitirenedir aslında sitem

Çakmaklar iyidir hiç olmadığı kadar. 

Seni ben tükettim ve sitemim kendime hiç olmadığı kadar

Ah güzel çamaşır makinemiz aşkım

Bir sürü programı var.

Perde ve nevresim modları hele. Araba yıkatıyormuş hissi var her şeyde

https://youtu.be/cb6HJg1aryw

Sokağın adı olmadı, adın 

madem bizim olmadın 

neden kimsenin olmadın

çehrene takındığın,kulaklarına küpe ettiğin bu gizem zinetlerini; 

kime süslendin 

bize değil ,peki kime değil 

fikri muhasebelerin ,muhaberelerin ve erteleme gayretlerinin hepsi yeni bir ajanda

değil.

bir imha 

sakat bırakan hasret gayretlerinin hepsi 

bir savaş suçu değil ama 

nahoş şeyler.

nahoş şeyler.. dahi sana küfürken 

sen neden kimsenin olmadın

kimsenin eline ne cüretle hayat vermedin

talanın bir adı olur mezar taşları olmaz 

mezalimin kanı kurur, toprak kurumaz

toprak kanar.

Rubülhali de adi bir çetecinin gözleri de

-

insanın kanı durur da içi kurur mu 

emtia da değil ayraç olsun 

gül de değil kurusun 

suç da değil kayda geçsin 

su da değil aksın 

peki.

kabul! 

insanın kanı kurur. 

-

kanı nereye dökülür 

dalmaklar 

telaşlar 

meraklar 

dinmeklerin 

insan olmanın tüm hasletlerinin 

mastarları, kafiyeleri 

bu kan hiç durur mu 

söyle!sokağımızın adı.

-

dökülmez mi denizden sokağa kan ?

bolşevik rusyasın da 

sierra leone -liberya- gine de 

mahallemizde

kıymetli madenler ve kıymetli iktidarlar

muhitimizi bularken 

el değmemiş ve ben değmemişlerin annesi

bölünemiyorsun yaşamdan ,kıyıma uğramıyor yüzlerin

 

Potemkin zırhlısı ve Efektif Bielsa dörtlüsü. 

Telaş-1 /24.01.2022

 sen zaten gelme hiç oraya kadar

biz seninle bu mevzuları oturur konuşurduk da icabında ama başka çare kalmasın istedin ve ne yalan söyleyeyim ben de öyle istedim. şu iskemlenin üzerine çıkar orada da dizlerimi göğsüme doğru çeker, karnıma dokunurdum ne de güzel olurdu şimdi arada ayaklarım da üşümüş mü acaba diye yoklayıp kontrol etmek. üşüdüyse poponun altına koyardık, ısıtırdık, mis gibi olurdu. bir süredir hiçbir şey mis gibi olmuyor. en son yediğimiz tavukburger menü öyle bir hava taşıyordu o da şişirdi, çay içemedik sonra. çay içemedik ya bu rezalettir. dışarıda çay içmek de rezalettir ben bir su koyayım ocağa bizde kettle yok. o şarkıyı da kapat bize hiç gelmiyor zaten bütün gün botla geziyoruz her şey çok zor burada. metrobüs merdivenlerini tırman, in, metroya bin, tutunmadan ayakta durmaya çalış. 

şimdi böyle bunları düşünür ve seninle konuşurken

bir parçamı korumam gerekmiyormuş gibi davranamam

kapattığın tüm ışıkları da aç

ki gayet iyi görünüyorsun

bence gitmeliyiz

zaten burada kimse bu gece rüya gördün mü diye sormuyor

e daha ne ya.. takribi dokuz fincan 10 fincan. internet resimlerle dolu. ne şanslıyım. hem böyle güzel bir ülkede yaşayıp hem de internet oh evet

 surva'nın çan sesleri ruhu temizliyor, kötülükleri uzaklaştırıyor

ben artık hiçbir merdivenden yukarı çıkmak istemiyorum. indiğim hiçbir merdivenden aşağı inmek de istemiyorum. bu merdiven mefhumunu hayatımızdan çıkaralım istiyorum. bunları adımlamak çok zor, benim aklım da ermiyor karışıklığına. her şey birbirine bağlı, her şey birbirinden ayrı. midem bulanıyor, içim sıkılıyor, canımda bir şeyler acıyor merdiven çıkmak denince. e inerken de aynı nane hep. her basamak birbirine karışıyor. kafam allak bullak oluyor. tüm bu çabadan vazgeçip boşluğa bırakacağım artık kendimi. siz nasıl biliyorsanız öyle yapın, herkes kendi bildiğini okuyor zaten.

benim içimde bir şeyler büyüyor bir de merdiven çıkmakla uğraşamayacağım. 

varsa biraz su doldurur musunuz bardağım boşaldı. hayır, bana siyah çay teklif etmezseniz daha iyi olur. ben bitki çayına geçtim. günde yedi kupa içip içimde büyüyen şeyi bekliyorum. 

seni de bir kanser gibi büyütüyorum içimde ki gövden benimkine büyük gelsin de içimden çıkıp git. taşımaktan çok yoruldum seni

sahi diyorum bak eski kuvvetim yok artık

güçten düşüyorum herkes öyle diyor annen bile

merdiveni çıkarken de sırtımdasın, inerken de. böyle konuşmamıştık.

yaptığın çok ayıptı, yanlıştı, beni kırmıştı. önemi yok. artık ziyanı da yok. yaşam böyleymiş. bu dünya buymuş. esenlikler dilerim. evdekilere selam. suyunu iç. üstünü ört. gözünü kapa. sigarayı da bırak. aklına gelirsem bana dua et. ben buradan amin diyeceğim.

küçük kuzen naber? 

ben köy meydanında kötü ruhları kaçırdığına inanılan bulgaristan kukeri kostümü giymiştim. 

ne komik olmuştu o zaman. 

abi burası hep böyle bir yer olsa keşke demiştin. 

sonra sakarya aydınlar tül-perde fabrikasında sik gibi bir işe girdim. 

tanrım ne kötü her şey. 

boğuluyorum küçük kuzen. 

benim burada kardeşim yok o da sensin. 

ilgin falan hiç yo
k dimi hâlâ sinemaya falan. alacağın olsun. 

öptüm gözlerinden. oturarak uyuma. bunaldığında çay molası ver. 

ziyaretine geldim meşguldün. 

sizin fabrika çok pis kokuyor. 

emanete oda parfümü airwick dağ esintisi bıraktım kuzen.

abi kruşçev yazabilir misin

 Evimin yakınında beş katlı Kruşçev binaları yıkılıyordu. Çocukken orada yürümeyi severdim ... Küçükken büyükannemle gittim, büyüdüğümde orada bisiklet sürdüm. Orada her zaman hayat vardı, televizyonlar uğulduyor, çocuklar gülüyor, yaşlı kadınlar girişin önünde oturuyor ve akşamları gürültülü şirketler toplanıyor, şarkılarına bile kızmıyordu. Şimdi bir çitle çevrili bir çorak arazi var. Kulağa ne kadar aptalca gelirse gelsin, iki ev yıkıldı, geriye sadece bir tane boş kaldı. Yoldan geçenlerin bile aldırış etmediği bu koyu ve gri dikdörtgende sadece hala orada yaşayan aile yüzünden yıkılmıyor. Ama bazen bir an önce yıkılmak istiyorum. Onun yanında yürüyemiyorum, çünkü bu eski evlerin avlularıyla birlikte benim için değerli bir şeyin öldüğü hissine kapılıyorum. Hayatım boyunca çok sevdiğim bu boş ve ölü boşluğa bakmak bana fiziksel olarak zarar veriyor gibi geliyor. Komik, ama bu yerle ilgili pek çok anıyı getiremiyorum, ama orada yaşamı tekrar görmek için ne kadar verirdim, son evdeki çocuklarla tekrar yürüyüşe çıkardım ve sonra eve gidip akşam yemeği yemek ve yatağa git ki yarın olabilir tekrar et. Böyle kaotik bir düşünce akışı ortaya çıkardım, bunu görmezden gelebilirsin, bazen böyle bir videoyu tıklayıp yorumlarda konuşmak istersin.

MÜZİK-1 ( KISMEN FİLOLOJİ -1 )

Kötü fonetik mağlubu Asya dillerinden birine feat nicolas jaar eserini izlerken izlerini ken ederken 

- bu dildir ,bu lisan dizaynıdır - hikmetinden sual olunacak defalarca şeyler yaşıyorum hint diline mensup bir güzel şiirin yer küreyi yaracak mısraları beni ve çevremi etkilemez dahası bizi tetiklemez mutfağa su içmek noktasında ya da balkondan (4. kattan ya da 12 . kattan dalmaklar) noktasında . 

kürtçe nasıl ki bir amerikan başkanının ulusa serzeniş ya da sesleniş konuşmasında yer edemeyecekse korkunç hint dilleri de müziğe bir rehber olamayacaktır .

her şeyi sevmeme hakkını ya da sevmeyeceğin şeyi seçme küstahlığı ya varlıktan ya da evin ve ev halkının tek kişiden ibaret olmasından ileri gelen patolojik de olmayan bir rahatsızlık olması durumu vardır ki 2. tanımımız yalnızlığın mesken ve ikametgah halidir. 

Allah ın da içinde bulunduğu yalnızlık sınıfı mesken ve ikametgah eksenli bir yalnızlıktır . ali sethi (pakisyanlı prodüktor ) ve nicolas jahr bileşimi ise kötü yemeğin çöpe tabağa terk edilmesi türde bir istirahat biçimidir bu çürümenin yoludur. 

 sanmıyorum pakistanlı bir insanın beni çevremi ve allahı istirahatinden uyandırabileceğini. 

NARENCİYE.-1 

mayer limon adında bir limon türünün pandeminin etkisiyiyle nasıl da hayatımızı alt üst ettiğini adım adım izah ve mütalaa edeceğiz. 

2019 kıçları 2020 başları antiseptik ya da -antikötülük diyelim - mahiyetinde yaşamımıza daha önceleri var olan gıda ve duaların hücümunda geçerken beni ve çevremi delirten bir limon türkiye adlı vilayeti etkisi altına aldı ben ve çevrem bu hususa duyarlı kalarak sadece yatak limon tüketimini destekledik. yatak limonu nasıl anlayabiliriz ?

bilimden ziyade hislerin kavrama gücüne dayalı bir gurmeliktir. kısası ve neticesi şudur 

avucunuza aldığınız limonu baş parmağınızla kuvvetle gezin baş parmağınız sizi yanıltmayacaktır.

mayer limon yemeyin yemeyelim 

mayer limon almayalım aldırmayalım 

EMLAK-1 / ZURNA -V.2 

İNSANLARIN BAŞKA VİLAYETLERDEN BAŞKA VİLAYETLERE GELİP İŞLETME KURMA-EMLAK EDİNME  AÇLIĞINI MERAKINI (ĞINI) İDRAKİNE VARMAYA GAYRET EDERKEN BU YOLDAN BENİ BİR ŞEY DÖNDÜREBİLİR BİR ZURNA DÜRÜMCÜ İSKENDERUNDAN MUŞ  VİLAYETİNE GELİRKEN ÖNCE YAŞAYACAĞI EVİ Mİ KURUYOR YOKSA EŞ ZAMANLI BİR DİZAYN MI OLUYOR . 

RABBİN DEDİ Kİ DİNLE ; " SEN BUNLARI TAKMA KAFANA BEN GECE GÜNDÜZ BU GÖÇMEN ZURNA DÜRÜMCÜNÜN TORPİLLİ ZURNA DÜRÜMLE KAHVALTI ETMESİNE MANA VEREMEDİM " 

**BAŞKA VİLAYETLERDEN BAŞKA VİLAYETLERE KÜMBET GEZMEYE TARİHİ KÖFTECİ GÖRMEYE GİDİLİR DELİRMENİN ADI ZURNA DÜRÜMCÜ AÇMAK VE BİR İNANÇ SİSTEMİNİ TEBLİĞ ÜZERİNE KM KATETMEKTİR. 

Bir lokanta nihayete giderken önce tuzlukların yanak ve gövdelerindeki yağlı parmak izleri artar sonrasında  karma et bir sulu yemekçiyse yemekler sığır sırt kuzu inckiten komple tavuk filetodan kıyılma çeşitli sulu yemeklere döner ve o kıyamet 

ezogelin -tavuk sote - pilav -ayran- sütlaç 

Öğrenciye 21 tl .

Marker kalemle yahut " ya nedim usta sana bi afiş yapalım " ofsetçi sarı kağıda siyah baskıyla .

yeri gelir zurna dürümcü de batar steakçi de kitapçı da otel de hotel de motel de 

zurna dürümcümüz göçmen zurna dürümcümüzün kentimizi terk edişi tam bir terk ve içe edişti o gece zurna dürümcünün led spotları ve evin doğalgaz aboneliğinin aynı anda konuşlulduğu evde - yarın kentten gidileceği konuşması ve yemek diyarı türevi applerden çıkış - exit - alınması -üyeliği sonlandırma onay kodları sms leri ve iskenderun a taşınacak evin nakliyeci arayışı benim bedenim zonklatıyor haftalardır .

Bi dürümcü 100 kg işlenmiş etten 22-21 kg ete dalgalı düşüş yaşayarak batarken bu akıl almaz kapanış bu son bu - dükkan kiralıktır - yazısı .

Tek izahı vardır şöyle şeylerin - can istemesi ya da can istememesi - bundan ibaret 

benim canım seni sevmek istiyor ile benim canım seni sevmemek istemiyor aynı şeyler

her şeyin aynı şeyler olduğunu alnını kılcallarında hissettiğin o anda kafanı parkın kaydırağının 80'lik destek direğine çarpmış gibi olursun - ben ve çevrem öyle oluruz-  bu acı tanımı hiç rafine olmamakla beraber olağanın dik alasıdır . her şeyin aynı şey olduğunu deneyimlemek isteyen insanlara tavsiyem şu ki kafanızı bir parkın kaydırağının 80'lik direğine vurmaktansa mayer limon yiyin mayer limonu koklayın mayer limonu evinizin balkonundan sokaklara fırlatın eviniz temizleyin evinizi temizleyin evinizi temizleyin
franz schubert e ve tüm çevreme 

derin özlemlerimle 

oralarda mısın

bana hiçbir anı iyi gelmiyor ya. en iyisi tüm geçmişi bir flaşa atıp üzerinde tepinmek. ben böyle yapacağım yani bundan sonra, diyeyim sana. soran olursa da bunu öneririm insan başka ne diyebilirim ki zaten 2022 olmuş sene. çok korkunç değil mi, yaşıyoruz yaşıyoruz bitmiyor daha ne kadar yaşarız kim bilir. bir sürü şey görürüz, üzülürüz, insanlar da gelip geçer hayatımızdan of ne fena. yok mu buranın bir çatı katı falan ben oraya saklansam? saddam gibi. öyle de demeyelim benim halam acıbadem'de askeri bir yerin yanında oturuyordu, saddam saklansa saklansa oranın altına saklanır. ne rahat yerdir şimdi orası ha. uyan, yerin altındasın, iki güneş almaya çıkarsın belki o kadar. fazlasına gerek yok dünya da böyle bir yer zaten. aksini nolur iddia etme özge, inan argüman üretecek durumda değilim. çok kötüyüm ben. sık sık o evi anımsıyorum, oraya giden yolları, oradan çıkan yolları, oradan metrobüse gitme biçimlerini. orayı. koltuklar geliyor aklıma, balkondaki bitkiler. kocaman cam. merdivenin altında kalan kısım. kafayı oraya vurmalar. ve o evdeyken buraya daha çok geleceğim sanırım hissi. gitmedim sonra ve de hiç gitmeyeceğim ya artık. yanılgı işte bunlar da gerek yok insan bir yaştan sonra hiç yanılmamak istiyor. mesela 19'dan sonra. şimdi bu yaşımda kendi hislerimin yok oluşunu, gelecek görülerimin yalan çıkmasını mı oturup izleyeyim? biz fena haldeyiz bak bunu unutma arkadaş. her şey hastalık gibi benim içime dokunuyor.

[22:38, 17.01.2022] minibüsle eve dönerken bunu açtım. her yer tıklım tıkış. büyük insanların arasında ezilirken kafamı cama, gövdemi de demirlere yasladım.. ağlaya ağlaya bunu dinledim. elinde poşetle eve dönen hiç kimse beni unutmaz, bu parçayı da bilmez diyeyim sana...

[22:41, 17.01.2022] allah seni ağlatmasın

ben gerçekten oralarda değilim

umursamıyorum da

beni rabbim terk etti bana rabbim darıldı

sağlık olsun

olmuyor işte

yaz 2002 ve tavandaki pervane çok aptaldı ..... her şey düşmeye çalışıyordu

Bir cadde var bir çocuk var bir genç var bir adam var kavga edemediği an yok..ufuk çizgisinden önce başlayan ay bölünse de süren bir dram yaşayan öyle de görkemli aşılmaz bir hüzün de değil ihtişamlı hüznü tavuk dürüm dağıtamaz hele ki zurna dürüm asla öyle ya zurna dürüm tombul ayran patates cips 16 tl bir paket  yatıştırıcı eczadan ucuz soslu mayonezli fakat sarımsaklı mayonezli içersinde yağda haşlanmış patates içersinde o kadar çok akan şey var ki poşetin içine koyuyor insanlar bunu zaten bu hışır cüzdana koyulan dürüm meselesi bana epey zaman önceden çok forslu gelmişti ne yalan söylim kime yalan diyeyim. Beni böyle ambalajlı çözümler tesir altında bırakır bir burgerin kağıda sarılması beni deli eder ilkokul 2 idi sene 97 aliminyum folyodan çıkan asker  evladı dorukhanın tostunu görünce aya inen ilk şarklı oldum ben , benim astronot oluşum fezaya temasım çok yaşlıdır. Sırf günlerce bir zurna dürümün hışır cüzdana cebe poşete konuluş safhasını izleyebilirim ve demem de bir defa da ben koyayım ,izlemek benim vebam belam derdim hastalığım tutkum.
        

1. Ekim cumhuriyet st. (2021 ) pm.12:15
   Henüz 120 kiloyu bulan tavuk dönerin içi çiğ dışı kavruk sallantsını izlerken her bıçak darbesinde dönerin içimde fırtınalar kopuyor dükkanın hem kasayı hem ocağı gören yerine oturdum bıçak darbesiyle ruhu çalkalanıyor dizili filetoların mükkerrer darbelerle 

Bir zurna dürüm bir tombul ayran bir büyük porsiyon patates cipsi kesif kızartmalık katı yağ kokusu hiçbir yumuşatıcı galip gelemiyor bir dürümcünün firötüzüne hemen kırılıyor kıyafetimin lavanta kokusu kırılıyor molekülü esansın bedenime atmosferden trans yağ yağıor elbisemden gömleğimden 

Yanımdan kadınlar çocuklar anneler babalar yarı çocuk yarı adam garsonlar bu trafik karşısında delirmeyen insanalara şaşırarak önüme gelen yağda haşlanmış patatesimi geri itiyorum beyan ediyorum insafsızca tüm çıtır patatesleri hakkım olan çıtırtıyı kavrukluğu iki uçlu plastik turşu çatalını jalepenoya batırıp ağzıma alıyorum 

Aaahh sen tüm sahipsizlerin sahibi dermansızların dermanı 

Beni şaşırtamazsın kıyameti buraya koparsan 

Ne meleklerin ne Muhammedini ne beni şaşırtamazsın 

Şaşırmak yağ oldu yükseldi damarıma kondu 

Kon 

Kon 

Kon 

Ellerime verdiğin bu son 

3 katlı dükkanın 3 .katına çıkıp kermesvari kısırgünüvari bir zurna dürüm seansı başlı başına bir heyecan bir delirmek bir kıyamettir 

Kimse ama ne madonna ne lana del rey ne serpil çakmaklı nice dünya kadınları bu zulme girmemeli .

Bebek arabası tabut gibi ellerden ellere kasaya doğru inerken vezüv de patlar ararat da 3 menü 45 tl 

Bir hesap taksimi telaşında tüm telaşım şu cümlelerde berbat oldu kendimi unuttum bozuk para olasım tuttu “ sen 1.5 tl ver ben sana veririm” 

Verme 1,5 tl ,1,5 tl nin olmadığı ya da 0.5 dinarın 40 centin olmadığı diyarlara gidelim müşterimiz insanımız bebek arabasının stop freni bozulmuş yağdan kaygan zeminde bu mesele olmuyor bebek arabası buluyor ivmesini dengesiz bir mukavemet gösterse de bulutlar içersinde kapıya doğru esiyor tekerlekler durmuş akıyor zaman akıyor zemin teker sistemi arızalı bebek arabası bu dengesiz uyumu bölen “ annem kediye dokunma “ sesi tüm elektrikleri kesiyor  bıçağın tavuk dürüme değen sesi arşı yırtıyor